29 Ekim 2016 Cumartesi

Türkan Saylan - Cumhuriyet'in Bireyi Olmak



Türkan Saylan - Cumhuriyet'in Bireyi Olmak

Bu kitap, cumhuriyetin kendisine yüklediği sorumluluğun bilinci içinde, aklını ve yüreğini kullanabilen; hem çevresinde hem dünyada olan, oluşan olayları kendine özgü duyarlılığı içinde sürekli sorgulayan Türkan Saylan'ın kitabıdır. Türkan Saylan, kitabında, politikadan özel yaşantımıza; aydınlanma sürecindeki kadından, kadın haklarına; eğitimden gençliğe toplumun pek çok sorununa değiniyor. İlkelerinden asla ödün vermeyen bir Türk bilim kadınının gözlemleri bunlar. Bu kitabı okuyun, sorunları süzgeçleyen Türkan Saylan'ın o güzelim beyniyle tanışın.




















23 Ekim 2016 Pazar

Carl Sagan & Ann Druyan - Atalarımızın Gölgesinde



Carl Sagan & Ann Druyan - Atalarımızın Gölgesinde

İnsanlığı varlıklı bir evin kapısına bırakılmış kimsesiz bebeğe benzetsek yeridir. Yeni ebeveyni ona geçmişine dair bir öykü anlatır. Çocuk büyüdükçe bu öyküyü inandırıcı bulmayıp gerçekte kim olduğunu, hangi soydan geldiğini araştırır. Öğrenir ki insan ve dünya günümüzden 6000 yıl önce yaratılmamıştır! Dünya 5 milyar yıl önce oluşmuş, yaşam 4 milyar yıl önce ortaya çıkmış ve evrilerek 2 milyon yıl önce insan türü biçimini almıştır... Çocuk en sonunda insan türünün kendisini doğadan ayrı, ondan üstün bir varlık olarak görmesinin yanlış olduğunu anlar.

Bu yanlıştan kurtulup en yakın akrabalarımız olan canlı türlerinin yaşam tarzını incelemek, türümüzün başına bela olmuş, savaş, katliam, sömürü, etnik merkezcilik, yabancı düşmanlığı, cinsiyet ayrımcılığı gibi sorunların çözümüne katkı sağlayacaktır. Carl Sagan ve Ann Druyan Atalarımızın Gölgesinde ile okuru bir bilim şenliğine davet ediyor. Bu şenlikte mitoloji ve felsefeden de söz edileceğini söylememize tabii ki gerek yok...


























22 Ekim 2016 Cumartesi

Alexandre Koyre - Bilim Tarihi Yazıları


Alexandre Koyre - Bilim Tarihi Yazıları

Alexandre Koyre bilim tarihi yazımında bir dönüm noktasıdır. Çalışmaları, yerleşik bilim anlayışının en köklü eleştirilerindendir. Yerleşik bilim anlayışının bilimi tarihinden soyutlayarak ele alan yaklaşımı, onunla birlikte yerini tarihsel yaklaşıma bırakmıştır. Koyre'ye göre bilim yalnızca ussal, bilimsel süreçlerin ürünü değildir. Bilimsel keşiflerin temelinde us dışı, mantık dışı, bilim dışı öğelerin, metafizik, dinsel, büyüsel, hepsinden önemlisi felsefi öğelerin de bulunduğunu bilim tarihi bize göstermektedir. Bilim salt deney ve gözlemle bir yere varamaz. Dolayısıyla bilimsel ilerlemenin tarihi yalnız deneysel yanıyla değil, kuramsal yanıyla da ele alınmalıdır.

















20 Ekim 2016 Perşembe

Alejandro Zambra - Bonzai


Alejandro Zambra - Bonzai

Genç Latin Amerika edebiyatının parlak bir örneği

Yeni kuşak Şilili yazarlarının en önemlisi olarak görülen Alejandro Zambra'nın ilk romanı Bonzai yayımlandığı 2006 yılından bu yana birçok dile çevrildi ve birçok ödül kazandı. Bonzai, Julio ve Emilia'nın hikâyesiyle yoğrulan küçük ve incelikli bir roman, tıpkı bonzailer gibi. Julio ve Emilia'nın birlikteliği yalnızca cinsel ya da duygusal değil, aynı zamanda edebi. Her gece sevişmeden önce birbirlerine şiirler, romanlar, öyküler okuyorlar. Falubert'in Madame Bovary'sinden Yukio Mişima'nın Altın Tapınak'ına, Perec'in Uyuyan Adam'ından Raymond Carver'ın öykülerine...

Bonzai'deki yazar adayı anlatıcı, "Bu, gerçeğe, gerçek gibi görünen cümleleri etrafa saçmaya, bitmek bilmeyen sigaralar içmeye ve daha iyi olduklarına, geriye kalanlardan, o uçsuz bucaksız ve aşağılık geriye kalanlar denen gruptan daha iyi ve saf olduklarına inananların vahşi suç ortaklığında hapsolmaya tutkun iki öğrencinin hikâyesi," diyor Julio ve Emilia'nın gittikçe ağırlaşan hafif hikâyesi için. Sonunda Emilia ölüyor, Julio ise ölmüyor. Gerisi edebiyat.


Alex Bellos - Alex Sayılar Diyarında



Alex Bellos - Alex Sayılar Diyarında

Matematiğin Harika Dünyasına Eğlenceli Bir Yolculuk

Tam sayılar ilginizi çekiyor mu?
Dörtgenlere meraklı mısınız?
Olasılık hesapları kafanızı karıştırıyor mu?
Sarmallar sizi ürkütüyor mu?

Kendinizi yetersiz hissetmeden matematiğin harika yönlerini keşfedin...

"Kendinizi sayılara kaptıracaksınız."
Daily Telegraph

"Alex'in matematiğe olan hevesi her sayfada kendini gösteriyor. Kitap hemen klasikler arasına girmeyi hak ediyor."
Ian Stewart

"Kültürlerarası gerçek bir Büyülü Gizem Turu, unutulmaz bir entelektüel keşif yolculuğu."
Apostolos Doxiadis

"Özgün ve eğlenceli."
Sunday Times

















19 Ekim 2016 Çarşamba

Andrew Mango - Atatürk

Andrew Mango - Atatürk


Atatürk - Modern Türkiye'nin Kurucusu

Uzman bir yazar, nesnel bir yapıt;

İşte Atatürk'ün yaşamı ve mücadelesi!...

İstanbul doğumlu İngiliz yazar Andrew Mango, beş yılı aşkın bir süre yaptığı araştırmalar sonucu, bu yapıtla kapsamlı ve nesnel çalışma ortaya koyuyor.

Türkiye'nin, bağımsızlığı ve varoluşu yolunda Atatürk gibi bir liderle yakaladığı olağanüstü şansı irdeleyen yazar, onu salt lider özellikleriyle değil, yakın çevresi ve insan ilişkileriyle de yansıtmayı başarırken, dönemin toplumsal yapısı ve güç dengelerine de açıklık kazandırıyor.

Prof. Geoffrey Lewis Atatürk için "O, tek bir insanın neler yapabileceğini gösteren 20. yüzyılın olağanüstü lideri" diyor. Evet, kitleleri ardından sürükleyebilen, insanları birbirine kenetleyebilen siyasal önder... Ancak sonuçta Atatürk de herkes gibi bir insan... Karizması, zaafları, kadınlarla olan ilişkileri, dostlukları, nefretleri, iyilikleri ve hatta kıskançlıklarıyla bir insan... Mango, bu olağanüstü çalışmasıyla, Atatürk'ü işte bu yönleriyle daha bir yakınlaştırıyor bize.

Bu basımda Saltanat ve Cumhuriyet dönemine ilişkin tüm yazılı kaynaklara ulaşılmıştır. Çoğu eski yazı birçok belge aslından olduğu gibi aktarılmış, döneme özgü söyleyiş ve ifade özellikleri korunmuştur.






16 Ekim 2016 Pazar

Alberto Manguel - Başka Ateşler



Alberto Manguel - Başka Ateşler

Alberto Manguel'i, bu seçkisinden dolayı kutlamak isterim. Bu öykülerde, Latin Amerikalı bir kadın olarak duygularımın, Farklı Latin Amerika ülkelerinin kadın yazarları, hepimizin korkularını, umutlarını, ortak geleneksel törenlerimizi, gizlerimizi ve başkaldırılarımızı,, aşkımızı ve burukluğumuzu dile getiriyorlar. Yaşamaya mahkum oldukları bu maço dünyada, cinselliğin, erk'in, yükselme hırsının, adaletsizliğin örtülü kalmış anlamlarını yorumlamaya çalışan kadın sesleri. Bu seçki, Latin Amerikalı kadınların dünyaya özel bir gözle baktıklarını ve görüşlerini kendilerine özgü, kişisel, uysal, öfkeli, fantastik, alaycı, şiirsel bir dille dışa vurabildiklerini kanıtlıyor. Yaşadıkları her tür zorbalığı açıkça anlatarak, doğumlarından başlayarak uymaya zorlandıkları temel kuralı çiğniyorlar: suskunluk kuralını. Susmayı kabul etmiyorlar; boyun eğmiyorlar; teslim olmuyorlar, seslerini yükseltmekten kaçınmıyorlar. Bu öyküler, gözyaşlarıyla, kanla, öpücüklerle yazılmış.

Isabel Allende

Farklı Latin Amerika ülkelerinin kadın yazarları, hepimizin korkularını, umutlarını, ortak geleneksel törenlerimizi, gizlerimizi ve başkaldırılarımızı, aşkımızı ve burukluğumuzu dile getiriyorlar.















10 Ekim 2016 Pazartesi

Jules Verne - Dünyanın Keşfi I



Jules Verne - Dünyanın Keşfi I

Tarihin bize kronolojik düzene göre gösterdiği ilk gezgin, Kartaca Senatosu'nun Afrika batı kıyılarının bazı kısımlarını kolonize etmek üzere gönderdiği Hannon'dur. Bu gezinin hikayesi Kartaca dili ile yazılmış ve Yunancaya çevrilmiştir; Hannon'un Kıyı Gezisi adıyla tanınmıştır. Bu gezgin, acaba hangi çağda yaşanmıştır? Tarihçilerin bu konuda aralarında bir fikir birliği yoktur. Fakat, seyahatnamenin metni, pek muhtemel olarak, Miladdan önce, Afrika kıyılarının dolaşıldığı 505 yılını göstermektedir.
















Jules Verne - Dünyanın Keşfi II


Jules Verne - Dünyanın Keşfi II

Colomb ile arkadaşlarının, son zamanlarda keşfedilmiş ülkelerde altın ve incilerin bol oluşundan söz eden mektupları ve bu konudaki söylentiler, bazı hırslı tacirlerin ve maceradan zevk duyan soylu kişilerin hayallerini tutuşturmuştu. İspanyol hükümeti, 10 Nisan 1945 tarihinde, yeni toprakları keşfine gitme isteyenler için genel bir izin yayınlamıştı. Fakat, bu işin hemen kötüye kullanılması ve önceden verilmiş olan ayrıcalık haklarını ihlal edilmesi hakkında Christophe Colomb'un şikayetleri, iznin 2 Haziran 1497 tarihinde geri alınması sonucunu doğurmuştu. Dört yıl sonra, yasağın tekrarlanması gerekmiş ve bu sefer daha ağır ceza hükümleri konulmuştu.











9 Ekim 2016 Pazar

Alberto Godenzi - Cinsel Şiddet



Alberto Godenzi - Cinsel Şiddet

Türkiye'de geçen yıl 16 bin kadına tecavüz edildi. Uzmanlar gerçek rakamın çok daha yüksek olduğunu düşünüyor... Nedeni, kadınların tecavüzden sonra adli makamlara başvurmaktansa, olayı gizlemeyi yeğlemeleri; örselenmişlikleriyle yaşamayı seçmeleri... Yazar, bu "zorluğu" aşarak cinsel şiddeti yaşayan kadınlara ve yaşatan erkeklere kendilerini anlattırıyor... Erkekler kendilerini şiddet kullanmaya iten nedenleri ve neden şikayet edilmediklerini; kadınlar hangi durumlarda şiddete maruz kaldıklarını, sonuçlarını ve çevrenin tepkilerini açıklıyor. Sokağın yanı sıra "bitişik komşuda" da yaşananlara dikkat çekilen bu kitapta, devleti temellendiren en güçlü kurumlardan biri olan ailenin sahtelikleri de örnekleniyor. Ve yazar cinsel şiddetin "şiddete dayalı cinsellik" değil "cinsellik görünümlü şiddet" olduğunu belirterek, erkekleri kendi cinslerine ihanet etmeye çağırıyor.












8 Ekim 2016 Cumartesi

İsaac Asimov - İnsanlığın Geleceği



İsaac Asimov - İnsanlığın Geleceği

Karmaşık bilimsel kuramları ve ilkeleri, herkesin okuyup anlayabileceği, hatta eğlendirici kitaplar haline getirmekte bir deha olan Asimov, bu yapıtında insan uygarlığının varlığını tehdit edebilecek felaket olasılıklarını inceliyor... Asimov'a göre, insan uygarlığının sonunu getirebilecek felaketler beş grupta toplanabilir: - Tümüyle, evrenin nitelikleri öylesine değişebilir ki, canlıların yaşamasına olanak kalmaz; - Güneşe olacak bir şey yüzünden dünyamız yaşanmaz hale gelir; - Yeryüzü'nün kendisi yaşamı söndürecek nitelikte bir değişim geçirir; - (Belki de insanoğlunun yarattığı) bir şey Yeryüzü'ndeki insan yaşamını sona erdirir; - Şu andaki uygarlığımız yıkılarak, yerini insanlığın ilkel bir yaşam sürmeye mahkum olduğu bir dünyaya bırakır. Ve Asimov'a göre, en yakın gelecekte başımıza gelebilecek türdeki felaketler aynı zamanda insanoğlunun en çok önleme olanağına sahip olduğu felaketlerdir; nükleer savaş gibi...



























6 Ekim 2016 Perşembe

Albert Bayet - Bilim Ahlakı



Albert Bayet - Bilim Ahlakı

Fransız sosyolog, gazeteci, araştırmacı düşünür ve yazarı (Lyon 1880 - Paris 1961) Sorbonne’da sosyoloji dersleri verdi. Manevi olayları akılcı biçimde bilimleştirmek amacıyla yazdı: özgür düşünceden yana tavır aldı. Bilim ahlakının insan gelişimine etkisini sorguladı. İlk çağlardan günümüze kadar düşüncenin gelişiminin analizini yaptı...

















5 Ekim 2016 Çarşamba

Albert Einstein & Leopold Infeld - Fiziğin Evrimi



Albert Einstein & Leopold Infeld - Fiziğin Evrimi

Bu kitabın ilk baskısından bu yana geçen zaman içinde, kitabın baş yazarı ve belki en büyük bilim adamı ve gelmiş geçmiş insanların en seveceni olan Einstein öldü. Gene o zamandan beri, fizikte eşsiz gelişmeler oldu. Çekirdek fiziğindeki ilerlemeyi, temel tanecikler (particles) teorisini ve kozmik uzayın araştırılmasını anmak yeter. Bununla birlikte, bu kitapta değiştirilmesi gereken pek az şey var; çünkü bu kitap, yalnızca, aslında aynı kalmış olan en önemli fizik kavramlarını ele almıştır.

İki ünlü fizikçinin ortaklaşa yazdıkları bu kitapta modern fiziğin kavramları tanıtılmakta ve başlangıçtan bugüne evrimi anlatılmaktadır. Kitap 4 ana bölümden oluşmaktadır:

1. Bölüm - Mekanikçi Görüşün Doğuşu
2. Bölüm - Mekanikçi Görüşün Değerden Düşmesi
3. Bölüm - Alan ve İlişkinlik
4. Bölüm - Kuantumlar




















2 Ekim 2016 Pazar

Alan Sokal & Jean Bricmont - Son Moda Saçmalar



Alan Sokal & Jean Bricmont - Son Moda Saçmalar

Postmodern Aydınların Bilimi Kötüye Kullanmaları

Son Moda Saçmalar, literatüre “Sokal Vakası” olarak geçen entelektüel skandalın kitabı. Fizikçi Alan Sokal, saygın Amerikan kültür çalışmaları dergisi Social Text’e, baştan sona saçmalıklarla dolu bir yazı gönderir. İtibar gören bir entelektüel jargona sadık kalarak yazdığı yazıda, son yılların meşhur kuramcılarından bol bol alıntı yapar. Modaya uygun şekilde yazısına Aydınlanma eleştirisi ile başlar; fizik, matematik ve sosyal kuram arasındaki sınırları aşmanın gerekliliğinden söz eder ve fiziksel gerçekliğin toplumsal gerçeklik gibi dilsel bir oluşum olduğunu savunur. Yazı dergide yayımlanır ve hemen ardından Sokal bunun bir aldatmaca olduğunu açıklar. Sözkonusu olay, popüler ve akademik basında fırtınalar koparır, tartışmalara yol açar. Alan Sokal, Jean Bricmont´la beraber yazdığı bu kitapta, uydurma makalesinde alıntıladığı Lacan, Kristeva, Irigaray, Latour, Baudrillard, Virilio ve Deleuze ile Guattari gibi kuramcıların matematik ve fiziğin kavramlarını nasıl kötüye kullandıklarını gösteriyor ve bu kuramcıların yazdıklarının anlaşılmazlığının, içeriğin derinliğinden değil gerçekten anlaşılmaz olmalarından kaynaklandığını iddia ediyor. Aşırı öznel söylemlere karşı çıkan yazarlar, Aydınlanma´nın akılcı geleneğini sahipleniyor. Amaçları, solu eleştirmek değil; solda moda olmuş bir akıma karşı solu korumak ve toplumsal kuramın varlık sebebini hatırlatmak.

















1 Ekim 2016 Cumartesi

Adam Phillips - Tekeşlilik



Adam Phillips - Tekeşlilik

İki kişiden ancak arkadaş olur; çift üç kişiden oluşur." Edebiyatımızı, şarkılarımızı, felsefemizi ve hatta politik düşüncemizi belirleyen temel kavramların hepsi aslında tekeşlilik tarafından içeriliyor: Sevgi, ihanet, sadakat, saygı, kıskançlık, bağlılık, arzu, yalan, kural, ev, ceza, özgürlük, ahlak, merak, görev, suç, özgürlük. Phillips ciddi, psikanalitik bir yaklaşımla alaycı, denemeci bir yaklaşımı birleştiriyor tekeşliliğe bakarken. "Dışlama" üzerine kurulmuş gibi görünen bu yapının aslında daima kendisinden başka şeyleri içereceğini, sadakatin ihanete, bağlılığın sadakatsizliğe durmadan dönüşeceğini, ve tanımı gereği "iki kişilik" bir kurum olan tekeşliliğin ebedi bir "üçüncü" olmadan yapamayacağını söylüyor.
































Eduardo Galeano - Aşkın ve Savaşın Gündüz ve Geceleri



Eduardo Galeano - Aşkın ve Savaşın Gündüz ve Geceleri

"Kimse gidecek kadar kahraman, kalacak kadar vatansever değil."

Bir yanda işkenceler, kayıplar, ölümler, katliamlar, sürgünler... Diğer yanda umut, mücadele ve direnç... Sevincin ve coşkunun, acı ve umutsuzluğun yanıbaşında filizlenişinin tanıklığı. Çaresizlikten mücadele, baskılardan direniş yaratan bir halkın fotoğrafı.

Aşkın ve Savaşın Gündüz ve Geceleri sahne sahne ilerleyen bir günce niteliğinde. Röportajlardan anılara, tarihsel kısa öykülerden aforizmalara yayılan, Latin Amerika halkının geçmişine ayna tutan, acıları ve umudu yan yana ve keskin bir dille anlatan alışılmadık bir yaşam öyküsü.

Bu kitapta anlatılanlar coğrafi olarak ne kadar uzağımızda olursa olsun, tanıdık gelecek okuyucuya. İnsanın insanlık savaşına dair bu sahneleri okurken hissettikleriniz sizi, nerede olursanız olun, yakın çağrışımlara sürükleyecek.

Galeano, dünyanın vicdanı olmaya devam ediyor.